TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Patron olmanın keyfi ve faturası

Yazının Giriş Tarihi: 13.11.2023 13:18
Yazının Güncellenme Tarihi: 13.11.2023 13:46

Patronsanız mercek altındasınız!

İşin büyüklüğü veya küçüklüğü ne olursa olsun toplumumuzda patronlar mercek altındadır. 

-Geçmişte yaşanmış olan başarıların gelecekte de aynı yöntemleri uyguladığınızda devam edeceğini düşünmek büyük bir yanılgıdır. (Unutmayın deney şartları hep değişiyor.)

-Bir uyandırıcı mesaj varsa önemsemek zorundayız. Mesajın ne olduğunu anlamaya çalışalım. Uyarıcıları bir kez daha hatırlatalım. Sektör, ekonomik gelişmeler, müşteri, şikayetler, çalışanlar kısacası algılanan her şey.

-En değerli çalışanınızın işten ayrılırken söylediklerini ilk kez duyuyorsak geç kalmışız demektir.

-PUKO döngüsünün sadece U (uygulama) kısmını uygulayarak hayatta kalan şirket örneği maalesef tarihte yoktur.

-İşler iyi giderken bir şeyler yapmak zorundayız. En büyük tehlike işler iyi giderken hiçbir şey yapmamaktır.

-Patronluk makamı şikayet yeri değildir.

-"Hepsi çok doğru ama bizim için daha çok erken" sözünü artık şirketimizden kaldıralım.

-"Yatırımda yakalandık" sözünü de kaldırıyoruz.

-İş insanları derneklerindeki toplantılarda mangalda kül bırakmayıp, tek çıkış yolunun kurumsallaşma, toplam kalite, sistem olduğunu söyleyip, şirketinize döndüğünüzde söylediklerinizi lütfen unutmayın.

-Toplantı yaparak ortak bilgiyi, ortak karar oluşturmayı kendimize ve şirketimize zaman kaybı görmeyelim.

-Bırakalım herkes konuşsun.

-Herkesi dinleyelim. (Yağcılar da dahil, arada doğru yönlendirebilecekleri şeyler de çıkabilir.)

-Dost acı söyler. Acı söyleyecek dostlara ihtiyacımız var.

-Teknolojiyi çok iyi takip edin.

-Bilgiye ve bilgi sahibi insanlara değer vermek zorundayız.

-Eğer paranız varsa boşta duracak tezgah almak yerine ARGE departmanı kurun.

-Değişmek ve değişimi yönetmek zorundayız.

-En büyük tehlike her şeyi bildiğimizi zannetmektir. Zaten başımıza gelenler hep bu yüzden.

-"Biz bunları biliyoruz" sözünü "bunları nasıl uygularız?" sorusu ile değiştirelim.

-Satınalma Müdürü yerine siparişi siz veriyorsanız bir yanlışlık var demektir. Üretim Müdürü yerine üretimi yönetiyorsak durum vahimdir.

-Toplantıya ajandasız gelen yöneticilerimizi uyaralım.

-Çocuklar, gelinler, torunlar ve bilcümle akrabaların şirkette çalışma kurallarını belirlemek üzere en iyi yöntem aile anayasası oluşturmaktır.

-Mümkün ise, çocukların çalışmaya başka şirketlerde başlamasını sağlarsanız çok daha iyi olacaktır.

---

Konumuzun devamını haftaya devam edelim. Görüşmek üzere...
---

İsmail Hakkı Kavurmacı
Kavurmacı Yönetim Merkezi
www.kavurmaci.net
ismailhakki@kavurmaci.net

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.