Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB), faaliyete başlamasının 93. yıl dönümü.
Haber Giriş Tarihi: 03.10.2024 00:01
Haber Güncellenme Tarihi: 03.10.2024 00:10
Kaynak:
Haber Merkezi
3 Ekim 1931'de faaliyetlerine başlayan Merkez Bankası, 93. kuruluş yıl dönümünü kutluyor.
Banknot matbaası kuruldu
İkinci Dünya Savaşı'nın olumsuz etkilerinin hissedildiği 1940'lı yıllarda bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'de de Merkez Bankası, kamu kesiminin finansman açığını kapatmaya yönelik uygulamalarda bulundu.
1950'li yıllarda büyüme ve hızlı kalkınmanın finansmanı, Merkez Bankası kaynaklarından sağlandı. Hazine'ye kısa vadeli avans imkanı verilerek Banka kaynakları kamunun kullanımına açıldı. Bu dönemde, Merkez Bankası için bir diğer önemli gelişme de 1955'te banknot matbaasının kurulması ve 1957'den itibaren banknotların ülkede basılmaya başlanması oldu.
Planlı ekonomiye geçişin yaşandığı 1960'lı yıllarda Merkez Bankası, ekonomik koşullara ve sanayinin gelişimine paralel olarak genişlemeci para politikaları izledi ve kamuya kaynak sağlamaya devam etti. Bu dönemde ayrıca, kambiyo kontrolüne ilişkin uygulamaların büyük çoğunluğu da Merkez Bankası'na devredildi.
1211 sayılı kanun
Dünya genelinde İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ortaya çıkan değişikliklere uyum sağlamak ve Merkez Bankası'nın etkinliğini artırmak amacıyla 14 Ocak 1970'de 1211 sayılı TCMB Kanunu kabul edildi.
Böylelikle tarihinde yeni bir döneme başlayan Merkez Bankası, kısmen de olsa dönemin ekonomi ve merkez bankacılığı alanındaki yeniliklerini yansıtan bir yapıya kavuştu.
Söz konusu kanun, Banka'nın yasal statüsü, organizasyon yapısı, yetki ve görevlerinde önemli değişiklikler getirdi. Anonim şirket statüsü korunan Merkez Bankası'nın sermayesi, 15 milyon liradan 25 milyon liraya yükseltildi. Hazine'nin sahip olduğu sermaye payının yüzde 51'den az olamayacağı da kanunda yer aldı.
1211 sayılı kanunun getirdiği bir diğer yenilik de "guvernörlük" adı verilen başkanlık makamı oldu. Dış temsil ve ilişkilerde denklik, protokolde eşitlik sağlanması amacıyla kurulan başkanlık makamına ilk olarak Naim Talu getirildi.
Guvernörlük makamının yanında, başkan ve başkan yardımcılarından meydana gelen "yönetim komitesi" adı altında yeni bir karar alma organı oluşturuldu. Banka'nın en üst karar alma organı statüsündeki 8 üyeli İdare Meclisi ise 6 üyeli Banka Meclisi'ne dönüştürüldü.
İlgili kanun, Merkez Bankası'na ait görev ve yetkilerin artırılması açısından da önemli yenilikler içerdi. Hazine'ye verilebilecek kısa vadeli avans miktarının üst sınırı, ilgili yıla ait bütçe ödeneklerinin yüzde 15'i oranında yükseltildi.
1980 sonrası dönem
1980'lerde yaşanan ekonomik gelişmeler, hem Türkiye hem de Merkez Bankası açısından bir dönüm noktası niteliğinde oldu. 24 Ocak 1980'de açıklanan kararlar ile Türkiye ekonomisinde yapısal bir dönüşüm başlatıldı.
Başlatılan finansal serbestleşme süreci ile para ve kur politikalarının TCMB tarafından piyasa ekonomisi ile uyumlu bir şekilde yürütülmesi için gerekli altyapının sağlanması yönünde önemli adımlar atıldı. Para politikası kapsamında, mevduat ve kredi faizlerinin piyasa koşullarında belirlenmesi hükme bağlandı.
Türk parası, yabancı paralar karşısında devalüe edilerek sabit kur rejimi ortadan kaldırıldı. TCMB, 1983'te altın ve döviz rezervlerini etkin bir biçimde yönetmek konusunda yetkili hale getirildi. 1987'de açık piyasa işlemleri yapmaya başlayan Banka, modern anlamda para ve döviz piyasalarının kurulmasına da öncülük etti.
1989'da Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı karar ile ekonomik birimlerin döviz ile işlem yapmalarına izin verildi ve Türk lirası konvertibl ilan edilerek görece daha esnek bir döviz kuru rejimine geçildi.
1990'da ise Banka, ilk defa kamuoyuna duyurduğu para programı ile döviz kurları ve faiz oranlarındaki istikrarı bozmadan piyasanın likidite ihtiyacını karşılamayı hedefledi.
21 Nisan 1994'te Hazine'nin Merkez Bankası kaynaklarını kullanımına sınır getirildi. Bunun yanında 1997'de imzalanan bir protokol ile 1998'den itibaren Hazine'nin TCMB'den kısa vadeli avans kullanamayacağı karara bağlandı.
Banka, 2001'de araç bağımsızlığına kavuştu
Merkez Bankası'nın 1995-1999'da izlediği politika, finansal piyasalarda istikrarı sağlamaya yönelikti. Enflasyonun kontrol altına alınamaması nedeniyle 2000 yılında döviz kuruna dayalı yeni bir istikrar programı yürürlüğe konuldu. Ancak aynı yılın sonlarına doğru ekonomide artış gösteren güven kaybı ve 2001'de ortaya çıkan kriz, programın sonlandırılmasına neden oldu. 22 Şubat 2001'de döviz kurları dalgalanmaya bırakıldı.
Kriz sonrasında 25 Nisan 2001'de ekonomide yaşanan yapısal dönüşüm sonrası Merkez Bankası Kanunu'nda önemli değişiklikler yapıldı.
Fiyat istikrarını sağlamak, TCMB'nin temel amacı olarak açık bir şekilde tanımlandı. Bu çerçevede, TCMB'nin para politikası konusundaki uygulamaları ve kullanacağı araçları doğrudan kendisinin belirleyeceği hükme bağlandı. Böylelikle Banka, araç bağımsızlığına kavuştu. Banka'nın fiyat istikrarını sağlama amacı ile çelişmemek kaydıyla hükümetin büyüme ve istihdam politikalarını destekleyeceği hükme bağlandı.
Finansal istikrarı sağlamak, Banka'nın destekleyici amacı olarak tanımlandı. Bu kapsamda Banka'nın Hazine ile diğer kamu kurum ve kuruluşlara avans vermesi, kredi açması ve bu kuruluşların ihraç ettiği borçlanma araçlarını birincil piyasadan satın alması yasaklandı. Bu sayede Banka'nın kamusal finansman ihtiyacı için bir kaynak olması engellendi.
Para politikası stratejilerinin ve karar alma mekanizmalarının kurumsallaşması amacıyla Para Politikası Kurulu da (PPK) bu dönemde oluşturuldu.
Paradan 6 sıfır atıldı
2002 yılına gelindiğinde, modern bir para politikası stratejisi olan enflasyon hedeflemesi rejimi uygulamasına geçildi. Örtük enflasyon hedeflemesinin uygulandığı 2002-2005'te, rejimin gerekli ön koşullarının karşılanmasına çalışıldı.
Merkez Bankası'nın teknik ve kurumsal altyapısı güçlendirildi, tahmin modelleri geliştirildi ve veri seti genişletildi. Bu süreçte Araştırma Genel Müdürlüğü, Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü şeklinde yeniden yapılandırıldı ve iletişim politikalarının etkinliğini sağlamak amacıyla İletişim Genel Müdürlüğü kuruldu.
2005'ten itibaren politika kararları ile ilgili öngörülebilirliğin artırılması amacıyla bir yıllık PPK toplantı tarihleri, bir takvim çerçevesinde önceden açıklandı. Tüm bu süreç sonunda 2006 yılında açık enflasyon hedeflemesi rejimi uygulanmaya başlandı.
1 Ocak 2005'te Türk lirasından 6 sıfır atıldı, Yeni Türk Lirası ve yeni kuruşlar tedavüle çıkarıldı. 1 Ocak 2009'da paradan "yeni" ifadesi kaldırıldı. Türk lirası, banknot ve kuruşlar yenilenen tasarım ve boyutlarla dolaşıma çıkarıldı.
1211 sayılı Merkez Bankası Kanunu uyarınca, Merkez Bankası hisse senetleri (A), (B), (C) ve (D) olmak üzere 4 sınıfa ayrılmış olup (A) sınıfı hisse senetleri münhasıran Hazine'ye, (B) sınıfı hisse senetleri Türkiye'de faaliyette bulunan milli bankalara, (C) sınıfı hisse senetleri 15 bin hisseyi geçmemek üzere milli bankalar dışında kalan diğer bankalarla imtiyazlı şirketlere, (D) sınıfı hisse senetleri ise Türk ticaret müesseselerine ve Türk vatandaşlığını haiz tüzel ve gerçek kişilere tahsis edildi.
Halihazırda Banka'nın sermayesi 25 bin lira olarak 250 bin adet hisseye ayrıldı. Geçen yıl sonu itibarıyla Merkez Bankası sermayesinin yüzde 55,12'si (A) sınıfı, yüzde 23,25'i (B) sınıfı, yüzde 2,51'i (C) sınıfı, yüzde 19,12'si ise (D) sınıfı hisselerden oluşuyor.
Banka, nitelikli insan kaynağı, köklü kurum kültürü ve güçlü teknik kapasitesiyle fiyat istikrarının sağlanması ve sürdürülmesi için çalışmalarına devam ediyor.
Kuruluştan bugüne başkanlar
Kuruluşundan bugüne 27 kişi, TCMB Başkanı olarak görev yaptı.
İlk başkan olan Selahattin Çam 1931-1938'de bu görevi yürüttü. Çam'ın ardından Merkez Bankası Başkanı olan isimler şöyle:
"Kemal Zaim Sunel (1938-1949), Mehmet Sadi Bekter (1949-1950), Osman Nuri Göver (1951-1953), Mustafa Nail Gidel (1953-1960), Memduh Aytür (1960), İbrahim Münir Mostar (1960-1962), Ziyaettin Kayla (1963-1966) Naim Talu (1967-1971), Memduh Güpgüpoğlu (1972-1975), Cafer Tayyar Sadıklar (1976-1978), Hakkı Aydınoğlu (1979-1981), Osman Şıklar (1981-1984), Yavuz Canevi (1984-1986), Rüşdü Saracoğlu (1987-1993), Bülent Gültekin (1993-1994), Yaman Törüner (1994-1995), Gazi Erçel (1996-2001), Süreyya Serdengeçti (2001-2006), Durmuş Yılmaz (2006-2011), Erdem Başçı (2011-2016), Murat Çetinkaya (2016-2019), Murat Uysal (2019-2020), Naci Ağbal (Kasım 2020-Mart 2021), Şahap Kavcıoğlu (Mart 2021-Haziran 2023) ve Dr. Hafize Gaye Erkan (Haziran 2023-Şubat 2024), Dr. Yaşar Fatih Karahan (Şubat 2024-devam ediyor)"
Merkez Bankası rezervleri yaklaşık 156,4 milyar dolarla rekor kırdı
Öte yandan TCMB toplam rezervleri, 20 Eylül haftasında bir önceki haftaya göre 2 milyar 842 milyon dolar yükselişle 156 milyar 392 milyon dolara çıkarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.
Swap hariç net rezervler ise geçen yılın mayıs ayına göre 90,5 milyar dolar artışla 5,5 yılın zirvesi olan 29,9 milyar dolara yükseldi.
Uygulanan ekonomi programı sayesinde azalan cari açık ve artan rezervleri, ülkenin risk primini de düşürürken, finansal istikrarı güçlendirmeye devam ediyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
TCMB 93 yaşında
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB), faaliyete başlamasının 93. yıl dönümü.
3 Ekim 1931'de faaliyetlerine başlayan Merkez Bankası, 93. kuruluş yıl dönümünü kutluyor.
Banknot matbaası kuruldu
İkinci Dünya Savaşı'nın olumsuz etkilerinin hissedildiği 1940'lı yıllarda bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'de de Merkez Bankası, kamu kesiminin finansman açığını kapatmaya yönelik uygulamalarda bulundu.
1950'li yıllarda büyüme ve hızlı kalkınmanın finansmanı, Merkez Bankası kaynaklarından sağlandı. Hazine'ye kısa vadeli avans imkanı verilerek Banka kaynakları kamunun kullanımına açıldı. Bu dönemde, Merkez Bankası için bir diğer önemli gelişme de 1955'te banknot matbaasının kurulması ve 1957'den itibaren banknotların ülkede basılmaya başlanması oldu.
Planlı ekonomiye geçişin yaşandığı 1960'lı yıllarda Merkez Bankası, ekonomik koşullara ve sanayinin gelişimine paralel olarak genişlemeci para politikaları izledi ve kamuya kaynak sağlamaya devam etti. Bu dönemde ayrıca, kambiyo kontrolüne ilişkin uygulamaların büyük çoğunluğu da Merkez Bankası'na devredildi.
1211 sayılı kanun
Dünya genelinde İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ortaya çıkan değişikliklere uyum sağlamak ve Merkez Bankası'nın etkinliğini artırmak amacıyla 14 Ocak 1970'de 1211 sayılı TCMB Kanunu kabul edildi.
Böylelikle tarihinde yeni bir döneme başlayan Merkez Bankası, kısmen de olsa dönemin ekonomi ve merkez bankacılığı alanındaki yeniliklerini yansıtan bir yapıya kavuştu.
Söz konusu kanun, Banka'nın yasal statüsü, organizasyon yapısı, yetki ve görevlerinde önemli değişiklikler getirdi. Anonim şirket statüsü korunan Merkez Bankası'nın sermayesi, 15 milyon liradan 25 milyon liraya yükseltildi. Hazine'nin sahip olduğu sermaye payının yüzde 51'den az olamayacağı da kanunda yer aldı.
1211 sayılı kanunun getirdiği bir diğer yenilik de "guvernörlük" adı verilen başkanlık makamı oldu. Dış temsil ve ilişkilerde denklik, protokolde eşitlik sağlanması amacıyla kurulan başkanlık makamına ilk olarak Naim Talu getirildi.
Guvernörlük makamının yanında, başkan ve başkan yardımcılarından meydana gelen "yönetim komitesi" adı altında yeni bir karar alma organı oluşturuldu. Banka'nın en üst karar alma organı statüsündeki 8 üyeli İdare Meclisi ise 6 üyeli Banka Meclisi'ne dönüştürüldü.
İlgili kanun, Merkez Bankası'na ait görev ve yetkilerin artırılması açısından da önemli yenilikler içerdi. Hazine'ye verilebilecek kısa vadeli avans miktarının üst sınırı, ilgili yıla ait bütçe ödeneklerinin yüzde 15'i oranında yükseltildi.
1980 sonrası dönem
1980'lerde yaşanan ekonomik gelişmeler, hem Türkiye hem de Merkez Bankası açısından bir dönüm noktası niteliğinde oldu. 24 Ocak 1980'de açıklanan kararlar ile Türkiye ekonomisinde yapısal bir dönüşüm başlatıldı.
Başlatılan finansal serbestleşme süreci ile para ve kur politikalarının TCMB tarafından piyasa ekonomisi ile uyumlu bir şekilde yürütülmesi için gerekli altyapının sağlanması yönünde önemli adımlar atıldı. Para politikası kapsamında, mevduat ve kredi faizlerinin piyasa koşullarında belirlenmesi hükme bağlandı.
Türk parası, yabancı paralar karşısında devalüe edilerek sabit kur rejimi ortadan kaldırıldı. TCMB, 1983'te altın ve döviz rezervlerini etkin bir biçimde yönetmek konusunda yetkili hale getirildi. 1987'de açık piyasa işlemleri yapmaya başlayan Banka, modern anlamda para ve döviz piyasalarının kurulmasına da öncülük etti.
1989'da Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı karar ile ekonomik birimlerin döviz ile işlem yapmalarına izin verildi ve Türk lirası konvertibl ilan edilerek görece daha esnek bir döviz kuru rejimine geçildi.
1990'da ise Banka, ilk defa kamuoyuna duyurduğu para programı ile döviz kurları ve faiz oranlarındaki istikrarı bozmadan piyasanın likidite ihtiyacını karşılamayı hedefledi.
21 Nisan 1994'te Hazine'nin Merkez Bankası kaynaklarını kullanımına sınır getirildi. Bunun yanında 1997'de imzalanan bir protokol ile 1998'den itibaren Hazine'nin TCMB'den kısa vadeli avans kullanamayacağı karara bağlandı.
Banka, 2001'de araç bağımsızlığına kavuştu
Merkez Bankası'nın 1995-1999'da izlediği politika, finansal piyasalarda istikrarı sağlamaya yönelikti. Enflasyonun kontrol altına alınamaması nedeniyle 2000 yılında döviz kuruna dayalı yeni bir istikrar programı yürürlüğe konuldu. Ancak aynı yılın sonlarına doğru ekonomide artış gösteren güven kaybı ve 2001'de ortaya çıkan kriz, programın sonlandırılmasına neden oldu. 22 Şubat 2001'de döviz kurları dalgalanmaya bırakıldı.
Kriz sonrasında 25 Nisan 2001'de ekonomide yaşanan yapısal dönüşüm sonrası Merkez Bankası Kanunu'nda önemli değişiklikler yapıldı.
Fiyat istikrarını sağlamak, TCMB'nin temel amacı olarak açık bir şekilde tanımlandı. Bu çerçevede, TCMB'nin para politikası konusundaki uygulamaları ve kullanacağı araçları doğrudan kendisinin belirleyeceği hükme bağlandı. Böylelikle Banka, araç bağımsızlığına kavuştu. Banka'nın fiyat istikrarını sağlama amacı ile çelişmemek kaydıyla hükümetin büyüme ve istihdam politikalarını destekleyeceği hükme bağlandı.
Finansal istikrarı sağlamak, Banka'nın destekleyici amacı olarak tanımlandı. Bu kapsamda Banka'nın Hazine ile diğer kamu kurum ve kuruluşlara avans vermesi, kredi açması ve bu kuruluşların ihraç ettiği borçlanma araçlarını birincil piyasadan satın alması yasaklandı. Bu sayede Banka'nın kamusal finansman ihtiyacı için bir kaynak olması engellendi.
Para politikası stratejilerinin ve karar alma mekanizmalarının kurumsallaşması amacıyla Para Politikası Kurulu da (PPK) bu dönemde oluşturuldu.
Paradan 6 sıfır atıldı
2002 yılına gelindiğinde, modern bir para politikası stratejisi olan enflasyon hedeflemesi rejimi uygulamasına geçildi. Örtük enflasyon hedeflemesinin uygulandığı 2002-2005'te, rejimin gerekli ön koşullarının karşılanmasına çalışıldı.
Merkez Bankası'nın teknik ve kurumsal altyapısı güçlendirildi, tahmin modelleri geliştirildi ve veri seti genişletildi. Bu süreçte Araştırma Genel Müdürlüğü, Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü şeklinde yeniden yapılandırıldı ve iletişim politikalarının etkinliğini sağlamak amacıyla İletişim Genel Müdürlüğü kuruldu.
2005'ten itibaren politika kararları ile ilgili öngörülebilirliğin artırılması amacıyla bir yıllık PPK toplantı tarihleri, bir takvim çerçevesinde önceden açıklandı. Tüm bu süreç sonunda 2006 yılında açık enflasyon hedeflemesi rejimi uygulanmaya başlandı.
1 Ocak 2005'te Türk lirasından 6 sıfır atıldı, Yeni Türk Lirası ve yeni kuruşlar tedavüle çıkarıldı. 1 Ocak 2009'da paradan "yeni" ifadesi kaldırıldı. Türk lirası, banknot ve kuruşlar yenilenen tasarım ve boyutlarla dolaşıma çıkarıldı.
1211 sayılı Merkez Bankası Kanunu uyarınca, Merkez Bankası hisse senetleri (A), (B), (C) ve (D) olmak üzere 4 sınıfa ayrılmış olup (A) sınıfı hisse senetleri münhasıran Hazine'ye, (B) sınıfı hisse senetleri Türkiye'de faaliyette bulunan milli bankalara, (C) sınıfı hisse senetleri 15 bin hisseyi geçmemek üzere milli bankalar dışında kalan diğer bankalarla imtiyazlı şirketlere, (D) sınıfı hisse senetleri ise Türk ticaret müesseselerine ve Türk vatandaşlığını haiz tüzel ve gerçek kişilere tahsis edildi.
Halihazırda Banka'nın sermayesi 25 bin lira olarak 250 bin adet hisseye ayrıldı. Geçen yıl sonu itibarıyla Merkez Bankası sermayesinin yüzde 55,12'si (A) sınıfı, yüzde 23,25'i (B) sınıfı, yüzde 2,51'i (C) sınıfı, yüzde 19,12'si ise (D) sınıfı hisselerden oluşuyor.
Banka, nitelikli insan kaynağı, köklü kurum kültürü ve güçlü teknik kapasitesiyle fiyat istikrarının sağlanması ve sürdürülmesi için çalışmalarına devam ediyor.
Kuruluştan bugüne başkanlar
Kuruluşundan bugüne 27 kişi, TCMB Başkanı olarak görev yaptı.
İlk başkan olan Selahattin Çam 1931-1938'de bu görevi yürüttü. Çam'ın ardından Merkez Bankası Başkanı olan isimler şöyle:
"Kemal Zaim Sunel (1938-1949), Mehmet Sadi Bekter (1949-1950), Osman Nuri Göver (1951-1953), Mustafa Nail Gidel (1953-1960), Memduh Aytür (1960), İbrahim Münir Mostar (1960-1962), Ziyaettin Kayla (1963-1966) Naim Talu (1967-1971), Memduh Güpgüpoğlu (1972-1975), Cafer Tayyar Sadıklar (1976-1978), Hakkı Aydınoğlu (1979-1981), Osman Şıklar (1981-1984), Yavuz Canevi (1984-1986), Rüşdü Saracoğlu (1987-1993), Bülent Gültekin (1993-1994), Yaman Törüner (1994-1995), Gazi Erçel (1996-2001), Süreyya Serdengeçti (2001-2006), Durmuş Yılmaz (2006-2011), Erdem Başçı (2011-2016), Murat Çetinkaya (2016-2019), Murat Uysal (2019-2020), Naci Ağbal (Kasım 2020-Mart 2021), Şahap Kavcıoğlu (Mart 2021-Haziran 2023) ve Dr. Hafize Gaye Erkan (Haziran 2023-Şubat 2024), Dr. Yaşar Fatih Karahan (Şubat 2024-devam ediyor)"
Merkez Bankası rezervleri yaklaşık 156,4 milyar dolarla rekor kırdı
Öte yandan TCMB toplam rezervleri, 20 Eylül haftasında bir önceki haftaya göre 2 milyar 842 milyon dolar yükselişle 156 milyar 392 milyon dolara çıkarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.
Swap hariç net rezervler ise geçen yılın mayıs ayına göre 90,5 milyar dolar artışla 5,5 yılın zirvesi olan 29,9 milyar dolara yükseldi.
Uygulanan ekonomi programı sayesinde azalan cari açık ve artan rezervleri, ülkenin risk primini de düşürürken, finansal istikrarı güçlendirmeye devam ediyor.
Haftanın popüler haberleri
Tüketiciyi aldatan şirketler cezalandırılıyor
Tüketiciyi aldatan reklamlara yılın 11 ayında yaklaşık 224 milyon lira ceza verildi.
Lothbrog/Akıncıoğlu: 5 yılda 1000 makine satışıyla rekora imza attık
Lothbrog Makine 5. yılını kutladı. Lothbrog Makine Yönetim Kurulu Başkanı Lütfi Akıncıoğlu şirketlerinin başarısının mutluluğunu çalışanlarıyla kutladı.
En fazla Ar-Ge harcaması özel sektör tarafından yapıldı
2023 yılı Araştırma-Geliştirme Faaliyetleri Araştırması TÜİK tarafından açıklandı.
Üsküdar Üniversitesi, G20 Neuroscience'de Türkiye’yi temsil etti
Üsküdar Üniversitesi, G20 Neuroscience20 Zirvesi’nde Türkiye’yi temsil etti.
Bidustry'e üç dil seçeneği daha eklendi
Endüstriyel ürün satıcıları ve alıcıları için B2B pazaryeri girişimi olan Bidustry, web sitesine Almanca, Fransızca ve İspanyolca dil seçeneğini ekledi.
Irak'a ihracatta hedef 18 milyar dolar
TİM Başkanı Mustafa Gültepe: Irak'a ihracatta hedef 18 milyar dolar
Çin'in benzin ihracatı Nisan'dan bu yana geriledi
Çin'in benzin ihracatı Nisan ayından bu yana en düşük düzeye geriledi.
Kron, DMO e-satış platformuna dahil oldu
Kron Teknoloji, Devlet Malzeme Ofisi e-satış platformuna dahil olduğunu duyurdu.
FYZoo, tüm öğretmenlere kapılarını ücretsiz olarak açıyor
Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi ve Botanik Parkı (FYZoo), 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde kapılarını öğretmenlere ücretsiz açacak.
Menarini Türkiye M-Future Uzun Dönem Staj Programı başladı
Menarini Türkiye, M-Future Uzun Dönem Staj Programı ile genç yeteneklerin kariyer hayallerine ulaşmalarına destek olmayı sürdürüyor.
Çolakoğlu Metalurji'den Dilovası amatör spor kulüplerine destek
Çolakoğlu Metalurji, gençlik ve spor alanında desteğe imza attı. Dilovası Amatör Spor Kulüpleri Malzeme Desteği Dağıtım Töreni, geniş katılımla gerçekleşti.
İlkay Yıldırım: Kadın girişimciler topluma ilham verir
Burpol Polimer Genel Müdürü İlkay Yıldırım, 19 Kasım Dünya Kadın Girişimciler Günü nedeniyle Kadın ve Girişimcilik konularında açıklamalarda bulundu.
İMA, moda ve hazır giyimde yapay zeka danışmanlığı veriyor
İstanbul Moda Akademisi, moda ve hazır giyimde yapay zeka danışmanlık hizmeti veriyor.
Modada Dijital Dönüşüm Eğitimleri İstanbul Moda Akademisinde başlıyor
Moda Endüstrisinde Dijital Dönüşüm Eğitimleri İstanbul Moda Akademisinde başlıyor.
Ankara Sanayi Odası 61. kuruluş yıl dönümünü kutladı
Ankara Sanayi Odası, kuruluşunun 61. yıl dönümünü ASO Üyelerinin buluştuğu bir etkinlikle kutladı.
TP Petrol'ün kontrolü Zeren Group'a devredildi
Rekabet Kurulu, TP Petrol Dağıtım AŞ'nin tek kontrolünün Altınbaş Petrol ve Ticaret AŞ aracılığıyla Zeren Group Yatırım AŞ tarafından devralınması işlemine izin verdi.
Hepsiburada'nın kontrolünü Joint Stock Company devraldı
Rekabet Kurulu, bazı devralma başvurularını sonuçlandırdı.
ESK: Et fiyatlarının artacağına dair spekülatif iddialara itibar etmeyin
Et ve Süt Kurumu, kırmızı ette fahiş fiyat artışına neden olacak herhangi bir durum söz konusu olmadığını duyurdu.
Küresel havacılık şirketi Boeing 2 bin çalışanını işten çıkaracak
Boeing'in, iş gücünü yüzde 10 azaltma planı kapsamında 2 bini aşkın çalışanını işten çıkaracağı bildirildi.
Yeni 50 ve 5 TL'lık banknotlar tedavüle çıkıyor
Yeni banknotlarda Başkan Fatih Karahan, Başkan Yardımcıları Osman Cevdet Akçay ve Hatice Karahan'ın imzaları olacak.
Kadın, genç girişimci ve KOBİ'lere SoGreen desteği
400 milyon dolar bütçeli “Sosyal Olarak Kapsayıcı Yeşil Geçiş (SoGreen) Projesi” ile kadın, genç girişimci ve KOBİ'lerin yeşil dönüşüm çalışmaları desteklenecek.
Palandöken'den uyarı: Efsane Kasım değil efsane pazarlama taktiği
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Kasım ayının başlamasıyla birlikte yanıltıcı indirim kampanyalarının hızla çoğaldığına dikkati çekti.
TOBB Nizip Ortaokulu törenle eğitime başladı
Nizip TOBB Ortaokulu hizmete açıldı.
Gaziantep'in en büyük şirketleri ödüllendirildi
Gaziantep Sanayi Odasının düzenlediği törende Gaziantep'in Yıldızları Ödüllerini aldı.
Elektrikli araç satış sonrası hizmetlerin insan kaynağına ihtiyacı var
Elektrikli Araç Şarj Teknolojisi ve Ekipmanları Fuarı ve Konferansı EV Charge Show, İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan G20'de dünyaya seslendi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Brezilya'daki G20 Liderler Zirvesi kapsamında "Sosyal Kapsayıcılık ile Açlık ve Yoksullukla Mücadele" oturumunda konuştu.
Eski ehliyetlerin yenilenmesinde son tarih 31 Temmuz'a uzatıldı
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya: Eski tip sürücü belgelerinin yenilenmesi için süre 31 Temmuz 2025 tarihine kadar uzatıldı.
Trendyol'a yeni transfer: Sinan Cem Şahin
Sinan Cem Şahin, Trendyol’a transfer oldu!
Pelin Erkıralp, Kiğılı Pazarlama Direktörü olarak atandı
Kiğılı, pazarlama direktörlüğü görevini Pelin Erkıralp’a emanet etti.
Hyundai Motor'da Jaehoon Chang, Jose Munoz ve Sung Kim'e yeni görev
Hyundai Motor grubunda üst düzey yönetici atamaları yapıldı.
Take Off İstanbul, 11-12 Aralık tarihlerinde gerçekleşecek
Dünyanın parlayan girişimleri, İstanbul Fuar Merkezinde düzenlenecek Take Off İstanbul etkinliğinde buluşuyor.
Travel Türkiye İzmir Fuarı 5 Aralık'ta başlıyor
TTI Fuarı 5-7 Aralık 2024 tarihlerinde Fuar İzmir'de düzenleniyor.
ASML'e göre yapay zeka talebi 2030'a kadar büyümeye devam edecek
ASML, yapay zeka talebinin 2030'a kadar büyümeye devam edeceğini öngörüyor.
Meksika Ekonomi Bakanı Ebrard, rekor yabancı yatırımcı bekliyor
Meksika Ekonomi Bakanı bu yıl rekor düzeyde doğrudan yabancı yatırım öngörüyor.
Hatırlatma: Gelir ve Kurum GV beyanname son günü 22 Kasım
18 Kasım'da son olan gelir ve kurum geçici vergi beyannamelerinin verilme ile ödeme süreleri 22 Kasım gün sonuna kadar uzatıldı.
BYD, üç yıl içinde Türkiye'deki ilk üç markadan biri olmak istiyor
BYD Türkiye, Türkiye'de satışa sunacağı 4 modelini tanıttı. BYD Türkiye Genel Müdürü İsmail Ergun, yeni modellerin satışına kasım sonunda başlayacaklarını söyledi.
Hiçbir bakanın veya idarenin vergi borcunu silme yetkisi yok
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek: Türk vergi hukukunda, hiçbir bakanın veya idarenin, vergi borcunu silme yetkisi yok.
Ekim'de 575 firmaya Dahilde İşleme İzin Belgesi verildi
Ticaret Bakanlığı ekimde 575 firmaya dahilde işleme izin belgesi verdi.
E-ticaret sektörü kargo sektörünü de canlandırıyor
Alışverişte kampanya dönemlerinde artan siparişlerle sektör işlem hacmi ortalama yüzde 30 arttı.
OSB'lerde bu ay 233 yeni yatırım için yer tahsisi talep edildi
Organize Sanayi Bölgelerinde (OSB) bu ay 13 günde 233 yeni yatırım için yer tahsisi talebi oldu.