İTO Başkanı Şekib Avdagiç, yaptığı açıklamada, Türk moda ve hazır giyim sektörünün, binbir çeşit rengiyle Texworld Paris Fuarı'nda yer almasından mutluluk duyduklarını belirtti.
Texworld'deki her buluşmada hazır giyim ve modanın yeni bir yorumunu ve sektörün gelişmesini görmenin heyecanını yaşadıklarını dile getiren Avdagiç, "Çünkü moda, giyinmenin bir ihtiyaç olarak ortaya çıktığı ilk andan itibaren, yani insan yeryüzünde görünmeye başladığından beri olageldi. Çünkü insan o andan itibaren giysiye ihtiyaç duydu. Bu yönüyle kazı bilimcilerin ortaya çıkardığı, insan bilimci ve kültür bilimcilerin yorumladığı her eski belge ve kalıntı, modanın da gelişim çizgisini gösterir. Ortaya çıkartılan o bulgular, aynı zamanda binlerce yıllık bir moda ve giyim sergisidir. İnsanın hayat tarzını ve ruhunda taşıdığı asli kimliğini gösterir." ifadelerini kullandı.
Avdagiç, Türkiye'nin tekstil ve ham maddeleri ihracatının 2024 Aralık'ta yüzde 1,8 artış göstererek 942 milyon dolar olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Sektörün ihracatı 2024 Ocak-Aralık döneminde ise yüzde 1,3 azalarak 11,4 milyar dolar değerinde gerçekleşti. Tekstil ve ham maddeleri sektörümüz ihracatta büyük emekle kazandığı mevziyi kaybetmeyerek önemli bir başarı gösterdi. Sürekli dile getirdiğimiz kur-enflasyon makasının aşırı açılmasının ihracatımızı olumsuz etkilediğinin farkındayız. Ancak Türk ihracatçısı, bu zorlu engeli de geride bırakabilecek güçte olduğunu ortaya koymuştur. Ekonomiden sorumlu yetkililerimizin, bu konuya etkili çözümler getirmesiyle 2025'in daha iyi geçeceğine inanıyorum."
Bu yılın, enflasyonla mücadelenin kazanıldığı bir yıl olması gerektiğine işaret eden Avdagiç, "Üyelerimizin temel beklentisi budur. Kendini Türk iş dünyasının gelişimine ve rekabetçiliğinin artırılmasına adamış bir Oda olarak, sürdürülebilir kalkınma ve refahın, enflasyonun saf dışı edildiği bir ekonomiyle mümkün olacağına inanıyoruz. İstikrarlı bir üretimin gerçekleşmesi, buna bağlıdır. Bu yüzden üretim imkanlarının yaygınlaştırılması ve özel sektörün niteliğinin artırılmasına ilişkin çalışmalar yapılmasını önemsiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
"Ülkemiz, uluslararası piyasalardaki kredi notunu iyileştirecek reformları sürdürmeli"
Avdagiç, finansmana erişim şartlarının iyileştirilmesi gerektiğine dikkati çekerek, "Artan finansman maliyetleri ve uygun krediye erişimde yaşanan zorlukların çözülmesi, başta KOBİ'ler olmak üzere tüm ticari hayatı olumlu etkileyecektir. Dolayısıyla bu hedefin sağlanmasına yönelik çalışmaların artırılmasını bekliyoruz. Ülkemizin ihracat potansiyelinin artırılması için atılacak adımların önemli olduğunu düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin küresel doğrudan yatırımlar içerisindeki payının yüzde 0,9’dan 2028’de yüzde 1,5’a yükseltilmesinin hedeflendiğine işaret eden Avdagiç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her şeyden evvel, yatırım ikliminin iyileştirilmesi gerekiyor. Ülkemiz, uluslararası piyasalardaki kredi notunu iyileştirecek reformları sürdürmeli. Yine 'greenfield' (sıfırdan) yatırımlar başta olmak üzere yüksek teknoloji üreten ve ikiz dönüşüme katkı sunan şirketlere yönelik teşvikler artırılmalı. Ayrıca 'greenfield' yatırımların sürdürülebilir altyapılar üzerinde şekillenmesi için yenilenebilir enerji kaynaklarına erişimin artırılması ve düşük karbonlu üretim imkanlarının sunulması gerekiyor. Kanaatime göre bir şey daha yapılmalı… Türkiye'nin başarılı greenfield yatırımları hikayeleştirilip, yeni nesil iletişim araçlarıyla tüm uluslararası mecralarda paylaşılmalı. Bunların Türkiye'yi greenfield yatırımlar için bir cazibe merkezi haline getireceğine inanıyorum. Yeter ki biz yatırımcı dostu ekosistemimizi sürekli geliştirip eksikliklerden kurtaralım."